Aranıyor...
Sonuç bulunamadı.
Atatürk’ün defalarca gidip kaldığı, Hamamcıoğlu ailesine ait, artık kültürel bir miras haline gelmiş, Büyükada’nın hemen merkezinde, iskeleye çok yakın konumda, kırmızı panjurlu, beyaz otel...
Burası Türkiye’de 1.derecede tarihi eser statüsünde orijinalliği ilk günkü özeliklere sadık kalınarak işletilen tek otel olma özelliğinde.
60 odası, 9 suiti bulunan otelin, odaları yüksek tavanlı, oldukça ferah; ancak yazın biraz serinlemek istediğinizde klima d
eğil vantilatör kullanıldığından camları da açmak isteyebilirsiniz. Odalardan deniz manzarası olağanüstü.
Kahvaltısı çok leziz. Hafta içi kişiye özel, hafta sonu ise ortak masada büfe şeklinde beş çayı servisleri oluyor. Burada birbirinden lezzetli tatlı ve tuzlu atıştırmalıklardan tadabilirsiniz. Splendid Brasseri’de her cumartesi canlı müzik oluyor ancak eğer katılacaksanız talep çok fazla olduğundan mutlaka rezervasyon yaptırmalısınız. Panoramik deniz ve İstanbul manzaralı terasında oturmak ise ayrıca keyifli. Bu arada Cumhuriyet’in 95.yıl kutlamalarında restoranlarındaki menüsü Atatürk’ün en sevdiği yemeklerden oluşuyordu ve bu bizi oldukça etkilemişti.
Ortak alanlarda sanat, adaların ve İstanbul'un tarihi ve kültürü ile alakalı çeşitli kitaplar yer alıyor. Simgesel renkleri olan kırmızı ve beyazı dekorasyonda birçok detayda görebiliyorsunuz. Duvarlarındaki eski tablolar hala göz alıcı. İçerisinde ki kafesli asansör sizi tarihe götürecek. Burada gerçekleşen düğünler ise muh-te-şem! Balayı için de düşünelisi.
Açık havuzları çok keyifli, etrafı muz ağaçları ile çevrili böylesine tropik ortamda, her ne kadar İstanbul’da olsanız bile kendinizi uzaklaşmış da hissedebiliyorsunuz.
Personel otelin ruhuna yakışır naziklikte.
Hani anlatılmaz yaşanır derler ya işte burası öyle bir otel.