Aranıyor...
Sonuç bulunamadı.
Zeytin ve çam ağaçları ile çevrili Yeşilyurt Köyü’ne her gelişimizde oksijen egemenliği hissediyoruz! Köy; ağaçlar kadar evlerin de denizi gözlediği, dar sokakların arasına serpiştirilmiş küçük kafeleri, “incik boncuk”çuları ve dükkânları ile bizi büyülüyor. Bu köyde ‘’keyif tarihi’’ne adını yazdığımız otele gidiyoruz: Çetmihan Hotel. Köyün sessiz, sakin, özel bir noktasında konumlandığı için de otopark sorunu hiç çekmiyoruz.
Çetmihan’a girer girmez bir rahatlama bir gevşeme hali alıyor bizi! Burası bize tabiatı ve sakinliği koklatıyor! Antik ve otantik bir atmosfer içindeyiz Çetmihan’da… Yaklaşık yüz yıl öncesine ilişkin düşlemlere dalıveriyoruz hemen: buranın taş tarihi oldukça ilginç. Tarihi niteliğini sarsmadan bu handa yenilemelere gidilmiş. Baştan aşağı renove edilmiş ve tüm odalar gözden geçirilmiş. Oğuzların Çetmi boyu tarafından kurulmuş eski bir Rum köyü Yeşilyurt zaten.
Şömineli, yüksek tavanlı odamız hem bohem hem de Kaz Dağları ve deniz manzarası ile yakalıyor bizi. Ah doğanın gücü… Her köşesi ile kendimizi özel hissettiren bir oda oluyor burası doğrusu. Şömineli odamızda açtığımız keyif parantezini restoranlarında kapatmayı tercih ediyoruz. Galata isimli restoranları; masif gürgen yemek masalarının, maroken koltuklarının, duvarlarda asılı orijinal tabloların, birkaç dilde kitapların olduğu rustik bir mekân. Tıpkı odamız gibi; hem sakin, hem denize bakması hem ormana bakması hem de lezzetli yemekleri ile bizi derinden etkiliyor restoranları. Her gün klasik jazz ve enstrümantal müziklerle de renkleniyor ortalık. Başlangıç olarak; ekşi maya ekmeğin yanında sunulan hakiki sızma zeytinyağı damağımıza değdiği an pek leziz bir tat bırakıyor ve iştahımızı açıyor! Daha ne istenebilir ki…
Özenle kurulmuş bahçeleri de gün boyunca keyif yapmaya çok uygun. Bu bahçedeki meyvelerden yaptıkları reçeller (kumkuat, vişne, ceviz, mandalina) ile el açması böreklerin, pişilerin, zeytinlerin, pankeklerin eksik olmadığı tam bir Ege cevheri kahvaltısına oturuyoruz. Akabinde, bahçenin kuytu köşesinde, kitabımızla dünyadan kopuk birkaç saat vakit geçirmeye ayırıyoruz kendimizi. Böyle zamanlarda şükran erdemini çalıştırmak iyidir… Üstüne beş çayları da bonusu oluyor!
Çetmihan; huzurlu, düzenli ve keyifli ortamı ile kulaktan kulağa yayılarak müdavimleri oluşmuş bir mekân. O yüzden rezervasyonlarınızı önceden yapmakta fayda var. Çocuklu ailelerin konforlu bir şekilde konaklayabileceği epey ferah ve deniz manzaralı odaları bulunuyor Çetmihan’ın. 80 metrekare genişliğindeki premium odasında da Türk Hamamı eksik değil.
Yakın çevrede özellikle zaman ayırın dediğimiz yerler: Adatepe Köyü, Behramkale, Truva Müzesi, Athena Tapınağı, Zeus Altarı, Hasanboğuldu ve Sütüven Şelalesi.