Unutulmaz Tatilin Adreslerinden Cunda Adası
Ada tatilleri her zaman ilgi çekici olmuştur. Cunda da küçük bir yerleşim yeri ama ne kadar küçük olursa olsun birçok güzel doğa sahnesini sunar, eğlenceli deneyimler ve fantastik anlar için inanılmaz bir seçimdir. Bugün en çok aranan, sofistike tatilcilerin tercih ettiği önemli destinasyonlardan biri olmaya devam ediyor Cunda.
Cunda Adası’nda romantizm daha adanın girişinde başlıyor. İstanbul’da daha Boğaz’da köprüler yokken Cunda Adası’na yapılan ilk boğaz köprüsü ile ulaşıyorsunuz adaya. Arnavut kaldırımlı, denize açılan dar sokaklarındaki eşsiz mimarileri ile tarihi evler karşılıyor sizi. Buna, kıyı boyunca uzanan deniz restoranları da eşlik ediyor. Taş Kahve’deki ağaçların gölgesinde huzur bulurken ada kahvesi içmek rahatlatıyor insanı.
Çarşısında yapacağınız kısa gezintiden sonra satın alacağınız pek çok renkli ve otantik objenin el emeği olduğunu bilmek sizi daha da şaşırtıyor. Sokaklarda gezerken hararetinizi buzlu bademle ya da kavunlu dondurmayla atıyorsunuz. Gün içinde yapacağınız küçük mavi yolculuklarla adanın çevresini keşfe çıkarken akşamları sahil kenarında yakamozlarla rakı balık keyfi unutulmaz oluyor. Ege’nin zeytinyağlı ve lezzetli mezeleri de damaklarınızı şenlendirecektir.
Bütün bu unutulmaz güzelliklerin yanında tarihi yapıları, kiliseleri, zeytin ve çam ağaçları ile kaplı ormanları ve müzeleri de keşfedilmeyi bekliyor. Aşıklar Tepesi’nde günü bitirmek, gün batımına tanıklık etmek, Taşlı Manastır’ı ziyaret ettikten sonra ayaklarınızın altındaki koyun manzarasını seyretmek içinize huzur dolduracaktır. Fotoğraf albümünüzün en renkli ve güzel karelerini Cunda’da yakalayacaksınız.
Bu güzel ada ve dramatik manzara hem karada hem de suda pek çok farklı hayatı barındırırken yanı başında her biri tarz sahibi eşsiz butik otellere de ev sahipliği yapar. Bu küçük adada biraz lüks arıyorsanız hayal kırıklığına uğramayacaksınız. Lüks ve konforlu hizmetlerini, otantik ve göz alıcı mimarilerinin eşliğinde sunuyor Cunda butik otelleri.
Önerdiğimiz Otelleri blogda görebilirsiniz. www.kucukoteller.com.tr/cunda-adasi-otelleri.html
Cunda’da Ne Yapılır?
Sabah erken saatlerde adanın ara sokaklarını gezmeli.. Bol oksijeni içine çeke çeke. Karadut suyunu içe içe... Aşıklar tepesi, kent kütüphanesi, koç müzesi ve değirmen görülecek yerler arasında. Denizi sığ. Sevene güzel, sevmeyene tekne turu.
Rumlardan kalma bir kaç manastırı, masmavi bir denizi görmeyi ve sessizliğin sesini dinlemeye Pateriça Koyuna gitmeyi unutmayın. Tarçınlı lokma tatlısı yenmeli mutlaka, Damla sakızlı' kavunlu' karadutlu dondurma yemeli, Buzlu Bademin tadına bakılmalı.
Tepedeki Koc muzesinin oldugu kafeye gitmeli ve oradan manzara izlenmeli Ada Camping ya da Ortunç Koyu'nda denize girilmeli, Taş Kahve' de kahve içilmeli meydanda sakızlı dondurma yenmeli tabi ki tarihi yerleri gezilmeli. #aşıklartepesicunda’da rüzgarla dans etmeli, #TaşKahvedeTürkKahvesi içmeli.
Adada bulunan Taksiharyis Kilisesi, Agios Yannis Kilisesi gibi tarihi binaları ve Manastırları ziyaret edebilirsiniz. Âşıklar Tepesi’ne çıkıp muhteşem ada ve Ayvalık manzarasını seyredebilir, bölgenin ilk yel değirmenlerini görebilirsiniz. Cunda Adası’nda Rumlardan kalan pek çok eski yerleşim yeri var. Pateriça Köyleri denilen bölgede böyle bir yer. Burayı ziyaret edebilirsiniz. Deniz kenarındaki restoranlarda muhteşem mevsim balıkları ve lezzetli mezeler eşliğinde balık keyfi yapabilirsiniz. Adaya özgü papalina balığının ve çeşitli mezelerin tadına bakabilirsiniz. Lokma tatlısı yiyebilirsiniz.
Ünlü Taş Kahve’de akşamüstü bol köpüklü kahvenizi, deniz manzarasına karşı yudumlayabilirsiniz. Akşamları merkezde kurulan çarşıyı gezip bolca alışveriş yapabilirsiniz. Mağaza ve dükkânlardan hediyelik eşyalar satın alabilirsiniz. Adada yürüyüş yapıp Arnavut kaldırımlı taş sokaklarını keşfedebilir ve bolca fotoğraf çekebilirsiniz.
Bahar ve yaz aylarında, gizli koyları keşfedebilmek için günübirlik tekne turlarına katılabilirsiniz.
Akşam ise mutlaka bir balık restoranına gidip muhteşem gün batımına karşı şarabınızı ya da rakınızı yudumlarken lezzetli mevsim balıklarının tadına bakın. İsterseniz gecenin ilerleyen saatlerinde eğlence mekanlarına ve barlara da geçebilirsiniz.
Sevim-Necdet Kent Kitaplığı gezilebilir. Geçmişte bir kiliseyken, 1924’te terk edilen Agios Yannis, 2007 yılında restore edilmiş daha sonra kent kitaplığı ve kafe olarak hizmete açılmış. Cunda’ya hakim bir tepede inşa edilmiş olan Agios Yannis’in manzarasını mutlaka izleyin. Taksiyarhis Kilisesi.1873’te inşa edilen Ortodoks kilisesi, Bizans mimarisinin özelliklerini taşıyor. Yürüyüş. Özellikle II. Köy’den Ai Dimitri Ta Salina Manastırı’na ve sahilden Panayia Manastırı’na doğru yürüyüş yapmayı unutmayın. Ayvalık Gezisi. Ferahi Evler Otel'den 10 dakika yürüme mesafesinde bulunan Ayvalık, günübirlik bir gezi için ideal. Tüm Ayvalık’ın ve Midilli Adaları’nın göründüğü Şeytan Sofrası mutlaka görülmesi gereken yerlerden. Ayrıca panoramik manzarasıyla Tımarhane Adası, Çıplak Tepe, İlkkurşun Tepesi sizi kendine hayran bırakacak bir manzaraya sahip.
Nerede Yenir? Elamyhane kesinlikle tavsiye edilir. Salaş mekan severler, mezeler günlük lezzetli ve canlı fasıl harika eğlence. Cunda'da kesinlikle yakamoz restoranda rakı balık yapmalı. Aynacunda aynada yemek yenmeli, gunun hangi saati olursa olsun, tabi bir de tas kahvede sakizli kahve karadeniz pastanesinde tatlı. Cunda'da mutlaka @sonvapurcunda restoranın müthiş mezeleri tadılmalı.. Bay Nihat'ta balık ve meze yemeli. Karadeniz Pastanesinden mutlaka damla sakızlı kurabiye yemek lazım, Bademli muhallebi de yenmeli. #ilyostarestaurant da rakı balık yapmalı, mezelerin tadına varmalı. Balikci Koboroz da mezelerin tadina bakilmali, ozellikle deniz fasulyesiydi sanirim muhtesem otesi.
Lokma imparatorunda lokma yemeli. Sokakların arasında dolanarak rumlardan kalma evlerin ruhu yaşanmalı, soluklanmak için aşıklar tepesindeki değirmene çıkıp muhteşem manzara karşısında limonata yudumlanmalı.
Eylül ve Ağustos aylarında sadece Cunda'da çıkan papalinanın tadına bakılmalı. Eee tabi onu ağlatmamak için yanına bir de aslan sütü lazım. @taskahve de damla sakızlı türk kahvesi içip doya doya denizi izlemek lazım.
Öğle Yemeği: Fysko Narlı Bahçe ve Sardunya
Akşam Yemeği: Ayna, Bay Nihat, Cunda Körfez
Cunda Adası mutfağı genel olarak Ege Mutfağı’na benzer özellikler gösterir. Ancak deniz kenarında olduğu için genellikler balık çeşitleri, deniz ürünleri ve zeytinyağlılar ön plandadır.
Cunda Adası’nda deniz kenarındaki restoranlarda balık keyfi yapmak adaya geldiğinizde olmazsa olmazlarınızdan biri. Adaya özgü bir balık olarak bilinen, hamsinin biraz daha küçüğü gibi bir balık olan papalinanın özellikle tavada kızartılarak yapılan şeklini mutlaka denemelisiniz. Bunun dışında balık restoranlarında taze mevsim balıklarını ve deniz ürünlerinin hemen hepsini bulabilirsiniz.
Deniz kenarında yakamozlara karşı bir keyif yaparken özellikle levrek ve çipura balığının tadına bakmalısınız. Bunun dışında birçok balık çeşidini de bulabilirsiniz.
Deniz ürünleri ise oldukça zengin Cunda’da. Adaya özgü farklı lezzetler ise; cunda enginarlı karides, kalamar dolması, şarap soslu ahtapot, fırında kaşarlı midye, denizkestanesi havyarı, sirkeli kalamar, soğanlı sübye, damla sakızlı ahtapot, uskumru dolması, kalamar yahni, balık kokoreci, balık köftesi ve fener balığı kavurması. Deniz ürünlerinden yapılan özel yemekleri de deneyebilirsiniz.
Balık ve deniz ürünlerinin yanında mezeler de oldukça zengin ve farklı çeşitlerde Cunda’da. Her şeyden önce zeytinyağlı kabak çiçeği dolmasının tadına bakmalısınız. Çeşit çeşit otlardan yapılan kavurma ve salatalar da ön planda. Bağla otu, ısırgan otu ve papules otu salatası, istifno otu salatası (yumurta ile yapılıyor), deniz börülcesi, enginar salatası, aspariça otu, sirkem otu salatası, akkız ve turp otu salatalarını ise mutlaka denemelisiniz.
Laterna. Adını Rumlar’ın bir çalgısından alan Laterna, geçmişin unutulmaya yüz tutmuş ezgilerini yaşatıyor. Müdavimlerinin gece yarısından sonra gelmeye başladığı Laterna’da sabaha kadar sıcak, soğuk mezeler yeniyor, koyu sohbetler ediliyor.
Ada Restaurant. Kış aylarında restore edilmiş Rumlar’dan kalma bir binada hizmet veren Ada Restaurant, yazın denizin ayağınıza kadar geldiği çardakta konuklarını ağırlıyor. Panaromik ada manzarası eşliğinde sunulan yemeklerinin tadı damağınızda kalıyor.
Ayna. Cunda’nın en özgün restoranlarından olan Ayna, beyaz ağırlıklı sade dekorasyonuyla ön plana çıkıyor. Başka hiçbir yerde bulamayacağınız Girit usulü sütte balık, şarapta armut gibi lezzetleri Ayna’da tadabilirsiniz.
Taş Kahve. Cunda’nın sembollerinden olan 1800’lü yıllarda inşa edildiği düşünülen Taş Kahve, hem yaz-kış açık. Adanın tarihine tanıklık eden Taş Kahve’de yapılan kahvaltıların tadına doyum olmuyor.