Kos Adası’nda Bahar Esintisi: İki Günde Keşfedilecek Güzellikler

Kos’a ilk kez gitmiştim ve daha feribottan iner inmez içimi garip bir his kapladı. Sanki yıllardır buraya aitmişim gibi… Dar sokaklarından gelen kahkaha sesleri, rıhtıma vuran denizin huzur veren ritmi ve buram buram deniz kokusu… Hani bazı yerler vardır ya, ilk adım attığınızda bile bir sıcaklık hissedersiniz, işte Kos tam olarak öyle bir yer. Adanın kalbinde dolanırken, küçük bir tavernada yaşlı bir Yunan amcanın “Buraya gelen bir daha gitmek istemez!” deyişi kulaklarımda çınladı. O an içimden, “Ah be amca, haklısın,” dedim. İşte size Kos Adası’nda geçireceğiniz iki gün boyunca yapmanız gerekenler, tamamen benim gözümden ve deneyimlerimden ama sizin de kendinizi adanın bir parçası gibi hissedeceğiniz şekilde.

1. Gün: Kos’un Tarihi ve Renkli Sokakları

Kos’un dar sokaklarında yürümeye başladığınızda, sanki zamanın içinde bir yolculuğa çıkmışsınız gibi hissediyorsunuz. Antik taşlar arasında yankılanan kahkahalar, zeytin ağaçlarının gölgesinde esen hafif rüzgar ve her köşede sizi karşılayan tarih kokusu… İlk gün, adanın ruhunu keşfetmek için mükemmel bir fırsat. Hipokrat’ın izlerini takip ederken, kalelerin gölgesinde dinlenip sokakların renkli dokusuna karışacaksınız. Hazır mısınız, Kos’un tarihle dolu kollarına kendinizi bırakmaya.

Sabah: Kos’un Lezzetli Kahvaltısı ile Güne Başlangıç

Güne enerjik bir başlangıç yapmak istiyorsanız, kesinlikle Café Del Mare’de bir kahvaltı yapmalısınız. Deniz kenarında, mis gibi kahve kokusuyla uyanmak gibisi yok! Yunan peynirleri, sıcak ekmekler, bal ve yoğurt… Aman diyeyim, fazla kaçırmayın, çünkü Kos’ta gün içinde bol bol yürüyeceksiniz.Öğle: Antik Şehirde Tarihi Yolculuk

Kos, sadece plajlarıyla değil, tarihiyle de büyüleyen bir ada. İlk durağımız, Hipokrat’ın tıp eğitimi verdiği Asklepion Antik Kenti. Bu tapınakta derin bir nefes alıp manzarayı izlediğinizde, geçmişin ruhunu hissetmemek imkansız. Gezmek yaklaşık 1-2 saat sürüyor. Ardından merkeze dönüp Agora ve Şövalyeler Kalesi’ni keşfedebilirsiniz. Kale turu 1 saatlik bir zaman diliminde tamamlanıyor.

Not: Yanınıza rahat ayakkabılar alın, taşlık yollar biraz yorucu olabilir.

Akşam: Yunan Tavernasında Bol Kahkaha, Bol Eğlence

Akşam yemeği için Kos’un ruhunu tam anlamıyla hissedebileceğiniz bir taverna önerim var: Barbouni. Muhteşem deniz ürünleri ve uzo eşliğinde Yunan müziği ile keyifli bir akşam geçirebilirsiniz. Peki, “Buraya kadar geldik, sirtaki yapmadan dönülür mü?” derseniz, Zorbas Tavern tam sizlik! Sandalyelerin üstünde dans etmeye hazır olun.

Barbouni

2. Gün: Kos’un Plajları ve Huzurlu Köşeleri

İkinci gün, Kos’un sizi kucaklayan turkuaz sularına ve dingin köşelerine bırakma zamanı. Sabahın ilk ışıklarıyla denizin serin kokusunu içinize çekerken, adanın plajları size hem huzur hem de küçük bir macera yaşamanızı sağlıyor. Termal sulardan beyaz kumlu sahillere uzanan bu günü yaşarken, şehir telaşından uzaklaşıp doğanın kollarında dinlendiğinizi hissedeceksiniz. Kos’un sakin yüzüyle tanışmaya, ayaklarınızı suya değdirmeye hazır mısınız?

Sabah: Denize Nazır Kahvaltı

İkinci güne biraz daha sakin başlamak için Kastri Café’de denize nazır bir kahvaltı iyi gider. Burası özellikle kahveleriyle ünlü. Benim favorim, tarçınlı frappe sen de deneyince ne kadar ferah olduğunu göreceksin.

Günün Geri Kalanı: Kos’un En Güzel 3 Plajı,

Kos Adası’nda bahar aylarında deniz biraz serin olabilir ama o turkuaz sulara ayaklarınızı sokmadan dönmeyin. İşte benim en sevdiğim 3 plaj:

1. Therma Beach – Sıcak su kaynaklarının olduğu bu plajda hem yüzebilir hem de doğal bir spa keyfi yapabilirsiniz.

2. Paradise Beach – Bembeyaz kumları ve sakin atmosferiyle huzur bulacağınız bir nokta.

3. Tigaki Beach – Uzun sahili ve rüzgâr sörfü için ideal olmasıyla ünlü.

 Therma Beach

Öğle: Denize Karşı Leziz Bir Yunan Salatası

Plaj keyfi sonrası bir öğle yemeği molası şart! Avli Restaurant, deniz ürünleri ve meşhur Yunan salatası için harika bir seçenek. Yanına da buz gibi bir Mythos birası iyi gider.

Akşam: Kos’a Veda Yemeği

Dönüş yolundan önce Kos’un en güzel gün batımını izleyebileceğiniz bir yer öneriyorum: Lofaki Restaurant. Burada akşam yemeğinizi yerken, Kos’a veda ederken içiniz bir buruk dolacak, ama üzülmeyin… Bir kere gelen, mutlaka bir daha geliyor!

Kos’ta Nerede Kalınır? İşte En Güzel 3 Otel!

Kos’ta konaklama konusunda seçenek bol ama ben size en şirin, en keyifli üç oteli öneriyorum:

1. Kos Aktis Art Hotel – Denize sıfır, harika bir manzaraya sahip lüks bir otel. Nisan fiyatları ortalama 150-200€ civarında.

2. Theo and MS Luxurious Apartments – Şık tasarımı ve merkeze yakınlığıyla öne çıkan bir seçenek. Fiyatlar 100-150€ aralığında.

3. Panorama Studios – Daha uygun fiyatlı ve sıcak bir ortam arayanlar için ideal bir apart otel. Fiyatlar 80-120€ civarında.

Bu otellerin tamamına kucukoteller.com.tr üzerinden göz atabilir ve rezervasyon yapabilirsiniz. Aman diyeyim, özellikle bahar aylarında Kos oldukça popüler, elinizi çabuk tutun!

Türkiye’den Kos’a Nasıl Gidilir?

Türkiye’den Kos’a en rahat ulaşım Bodrum’dan kalkan feribotlarla sağlanıyor. Yolculuk yaklaşık 30-45 dakika sürüyor ve feribot ücretleri kişi başı 25-35€ arasında değişiyor. Arabayla geçmek isterseniz, fiyatlar biraz daha yüksek. Feribot biletlerinizi önceden almakta fayda var, çünkü bahar aylarında da talep oldukça yoğun olabiliyor.

Vize Notu: Kos, Yunanistan’a bağlı olduğu için Schengen vizesi gerekiyor. Yaz aylarında kapıda vize uygulaması bazen geçerli; seyahatten önce kontrol edin.

Ada İçi Ulaşım: Bisiklet kiralamak (5-10 €/gün) veya araba (30-50€ /gün) popüler seçenekler. Otobüsler de plajlara ve turistik noktalara ulaşım sağlıyor.

Kos’u Mutlaka Deneyimleyin!

Kos, sadece bir tatil rotası değil, aynı zamanda ruhunuzu dinlendirecek bir kaçış noktası. Tarihi, doğası, leziz yemekleri ve sıcacık insanlarıyla buraya gelen bir daha unutamaz. Ben de her fırsatta gitmek için bahane arıyorum, kim bilir belki bir gün Kos sokaklarında karşılaşırız!

Eğer siz de Kos’u keşfetmek istiyorsanız, en güzel butik oteller için kucukoteller.com.tr’ye mutlaka göz atın!