İki Günde Selanik: Gezilecek Yerler ve Konaklama Önerisi

Selanik’e adım attığınızda, tarihin taş sokaklarda fısıldadığını duyuyorsunuz; bir yanda Beyaz Kule’nin sakin duruşu, diğer yanda taze börek kokularıyla sizi çağıran pazarlar. Bu şehir, sadece geçmişin izleriyle değil, sıcak insanlarıyla da içinizi ısıtıyor. İki günde, antik dokuyu avuçlarınızda hissederken, midenizi Yunan lezzetleriyle şenlendirecek, sokaklarında kaybolurken kendinizi bulacaksınız. Ben bu rotayı pedallarken, her köşede başka bir hikayeye rastladım; şimdi sıra sizde, Selanik’in enerjisine kapılmaya hazır mısınız?

1. Gün: Sabah

Güne, bir zamanlar Makedonya'nın antik başkenti olan Vergina arkeolojik alanına yapacağınız bir gezi ile başlayın. Burada, bazıları MÖ 11. yüzyıla kadar uzanan çok sayıda mezar höyüğü bulacaksınız. Büyük İskender'in babası Philip II'nin mezarı da burada yer alıyor. Selanik’ten 80 km uzaktaki Vergina’ya sabah erken çıkarsanız, otobüsle 1 saatte ulaşabilirsiniz. Biletler yaklaşık 10 Euro.

Vergina arkeolojik alanı

1. Gün: Öğleden Sonra

Öğleden sonranızı, yedinci yüzyıldan kalma mozaikleriyle ünlü Agios Dimitrios Kilisesi ve mahzenini keşfederek geçirin. Ardından, Roma Forumu'nu ziyaret edin. Günü, Selanik'in tarihini detaylandıran bir müzeye ev sahipliği yapan Beyaz Kule'de tamamlayın.Agios Dimitrios’un serin taşlarında yankılanan sessizlik, mozaiklerin altın ışıltısıyla birleşince tüylerim diken diken oldu.

Agios Dimitrios Kilisesi

1. Gün: Gece

Gece çöküp sıcaklıklar düşmeye başladığında, şehri bisiklet turuyla keşfetmek iyi bir fikir olabilir. Turlar genellikle Büyük İskender Anıtı ve Büyük İskender Bahçesi gibi önemli anıtlarda duruyor.Bisiklet turunda rehberimiz Yorgo’nun Büyük İskender anekdotlarıyla gülmekten kendimizi alamadık.

2. Gün: Sabah

İkinci sabahınızı, Selanik'in mutfak kültürünü keşfederek geçirin. Bunun için Kapani ve Modiano pazarlarına gidebilirsiniz. Dil engelini aşmak için bir yemek turuna katılmayı da tercih edebilirsiniz.Kapani Pazarı’nda pazarlık yapmayı unutmayın, nakit taşımak işinize yarayabilir.

2. Gün: Öğleden Sonra

Bir aşçılık dersine katılarak mutfak becerilerinizi bir üst seviyeye taşıyın. Yunan mutfağının temellerini öğrenerek, geleneksel yemekleri yaratma ve tatma şansı bulacaksınız. En sevdiğiniz tarifleri evde denemek üzere yanınızda götürebilirsiniz.

2. Gün: Gece

Gece olduğunda, akşam yemeği ve içki için Ladadika Bölgesi'ne gidin. Bu mahalle, Arnavut kaldırımlı sokakları ve birçoğu Yunan tarzı mezeler sunan canlı bar ve taverna tarzı restoranları ile ünlüdür. Akşam yemeğinden sonra, yakındaki bir barda gece boyunca dans edebilirsiniz.Ladadika’da zeytinyağı kokusu ve çalan bouzouki melodileri arasında kendimiadeta bir film sahnesinde sandım.

Diğer önerilerimiz ise şu şekilde

Beyaz Kule, 15. yüzyıldan kalma bu sembolik kulede turumuza başlıyoruz. Şimdi bir müze olan kule, antik çağlardan bugüne kadar Selanik’in hikayesini anlatıyor: Şehrin çeşitlilik içindeki kişilikleri ve kültürleri, ticaret merkezi olarak tarihi, sanatsal ve entelektüel sahnesi ve zengin gastronomi gelenekleri.

Galerion Kompleksi, Kısa bir yürüyüşle, M.S. 3. ve 4. yüzyıllardan kalma bir grup anıta ulaşabilirsiniz. Sezar Galerius Valerius Maximianus, Roma İmparatorluğu’nun doğu bölgesinin merkezi olarak Selanik’i seçmişti. Bir zamanlar geniş olan bu kompleksin günümüzde bireysel kısımları bulunmakta; bunlar arasında Perslere karşı başarılı bir seferi anmak için yapılan Galerius Kemeri, Oktagon, Apsidal Salon ve en etkileyici olan UNESCO korumasındaki Rotonda bulunuyor. Rotonda, paganlar, Hristiyanlar ve Müslümanlar için ibadet yeri olarak kullanılmış.

Ayasofya Kilisesi, 8. yüzyıldan kalma Selanik’in en eski kiliselerinden biri olan Ayasofya, UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan şehirdeki birçok anıttan biridir.

BeyHamam, Aristotelous Meydanı yakınındaki bu hamam, Selanik’in ilk hamamıydı. Bina, şehirdeki en karmaşık Osmanlı mimarisi örneklerinden biri olarak kabul edilmekte ve günümüzde kültürel etkinlikler için kullanılmakta.

Selanik Roma Agorası, Hemen yanında, Roma dönemi boyunca Selanik’in kamusal ve politik yaşamının kalbini oluşturan Roma Forumu yer almakta. Kalıntılar arasında iki Roma hamamı (biri kazılmış) ve küçük bir tiyatro bulunuyor.

Selanik Roma Agorası

Aziz DimitriosKilisesi, UNESCO tarafından koruma altına alınmış bir diğer anıt olan Aziz Dimitrios Kilisesi, Selanik’in koruyucu azizinin kalıntılarını barındıran kripti ile ünlü. Aziz Dimitrios, Roma döneminde bir asker ve Hristiyanlığın erken dönemlerinden bir takipçiydi. Öldüğünde, diğer Hristiyanlarla gizli buluşma yeri olarak kullandığı kilise kuyusuna atıldığı rivayet edilir.

KyprionAgonistouYönetimKompleksi, Bir konut alanındaki apartman blokları arasında yapılan bu kazı, M.Ö. 3. yüzyıldan kalma Helenistik döneme ait olduğu düşünülen bir siteyi gözler önüne sermekte.

YukarıŞehir (Ano Poli), Turumuzu, gününüzün çoğunu geçirebileceğiniz bir bölgede bitiriyoruz… Selanik’in labirent gibi üst şehri. Buradaki yapılar neredeyse sınırsız: Bizans Hamamı (bu dönemden kalma en iyi korunmuş hamamlardan biri), Hosios David Kilisesi (Latomos Manastırı) ve Vlatadon Manastırı – hepsi UNESCO tarafından koruma altına alınmıştır. Ancak Yukarı Şehir’deki kalelere (Heptapyrgion ve Trigoniou Kulesi) özel bir yer ayırmak gerekiyor. Bu Bizans kalelerini hayranlıkla izlerken, şehir, Termal Körfez ve – şansınız yaver giderse – Olimpos Dağı manzarası sizi büyüleyecek.

🏡 Konaklama: Selanik Otelleri Sayfası'nda önerilerimi sıraladım. Ben Daios Luxury Living Otelini tercih ettim. Muhteşem bir deniz manzarasına sahip
2 günde ancak bu kadar…

Diğer yazılarımda buluşmak üzere…😌.